20 Aralık 2013 Cuma

Sosyal Medya

Bu aralar en revaçta olan mesleklerden bir tanesi de sosyal medya uzmanlığıdır. Sosyal medya, reklamcılık ve pazarlama dünyasında yeni yeni önem kazanmaya başlayan ve hızla yükselen bir iletişim kanalıdır. Son yıllarda pek çok dijital reklam ajansı ve sosyal medya ajansları kurularak bu iletişim kanalından markalarının hedef kitlesi ile etkileşim kurmaktadır.



Sosyal medya uzmanlığı bu anlamda oldukça önemli bir konudur. Sosyal medya uzmanı olmak için üniversitelerin reklamcılık gibi bölümlerini tercih edebilirsiniz. Sosyal medya uzmanı olmak sanıldığı kadar kolay değildir. Pek çok dijital programa hakim olmak gerekir. Yaratıcı içerik, insanların dikkatini çekebilecek içerik üretmek ve bunları düzgün bir Türkçe ile aktarabilmek oldukça önemlidir. Kullanabileceğiniz kelime sayısının kısıtlılığı nedeni ile anlatmak istediğinizi en doğru kelimeler ile yalın bir şekilde anlatmanız gerekir. Sosyal medya çok hızlı bir şekilde kontrolden çıkabilen bir iletişim modelidir.



Bu yüzden sürekli olarak kontrol edilmelidir. İyi bir sosyal medya uzmanı olmak istiyorsanız, İbs eğitim kurumlarının sosyal medya eğitimi kurslarına katılabilirsiniz. Sosyal medya eğitimi ile rakiplerinizin bir adım önüne geçebilirsiniz. İbs eğitim kurumlarında sosyal medya eğitimi programlarının yanı sıra pek çok eğitimi bulabilirsiniz. Finans eğitimi, yönetim eğitimi, dijital pazarlama eğitimi, e-ticaret eğitimi, insan kaynakları eğitimi gibi pek çok eğitimi alabilirsiniz.

http://www.ibsturkiye.com

16 Aralık 2013 Pazartesi

İnsan Kaynakları Eğitimi ve Kariyer



İş hayatında bazı departmanlar sürekli olarak eğitim gerektirir. Bu departmanda çalışan veya çalışacak kişilere insan kaynakları eğitimi verilmesi, işletmelerin ihtiyacı olan nitelikli insanların seçilmesine, eğitilmesine yani işletmelerin işini iyi yapan bir kadroya sahip olmasına ve bu sayede gün geçtikçe artan rekabet koşullarında işletmenin varlığını devam ettirebilmesine, yapılan işlerin geliştirilmesine ve başarısına etki eder. İnsan kaynakları eğitimi almış olan departman çalışanları, insan kaynaklarının bütün süreçlerine daha fazla hakim olur. Bu da yöneticilik eğitimi alacak çalışanların seçimini, eğitimlerin kalitesini ve yöneticilik eğitimlerinin ortaya çıkardığı sonuçların daha verimli olmasını sağlar.İşletmeler sektör farkı gözetmeksizin liderlere ihtiyaç duyar ve bu liderler ya işletme içinde yetiştirilir ya da büyük bedeller karşılığı işletmeye dahil edilir. İnsan kaynakları eğitimi almış kişilerin verdiği veya yönlendirdiği eğitimler sayesinde kendi çalışanlarınız bu lider yöneticilere dönüşebilir.

http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari/insan-kaynaklari-yonetimi-mikro-mba

10 Aralık 2013 Salı

Çizgi Klasikler

Bu aralar oldukça popüler olan klasik eserlerin çizgi roman versiyonları, çizimleri ve değişik edebi dilleri ile herkesin beğenisini kazanıyor. Pek çok yayın evi birbirinden güzel klasik eserleri çizgi roman haline getirmiştir. Bu çizgi klasik dizileri arasında Edgar Allan Poe'nun kısa öyküleri en beğenilenler arasındadır.Kitabın içerisinde Kuzgun, Gammaz Yürek, Usher Hanesi'nin Çöküşü ve Kızıl Ölümün Maskesi gibi Edgar Allan Poe'nin en güzel öyküleri yer alıyor. Ünlü yazarın kendine has gotik, gerilim ve korku hikayeleri, birbirinden yetenekli pek çok çizer tarafından çizgi romana dönüştürülmüş ve sadeleştirilmiş. 



Her öyküyü farklı bir çizerin resmettiği kitapta Edgar Allan Poe'nun en güzel öykülerini bulabilirsiniz. Aynı çizgi klasik dizisine ait diğer kitaplar ise tarzıyla Edgar Allan Poe'yi hatırlatan H.P. Lovecraft'ın öyküleri, Oliver Henry ve Jack London'ı bulabilirsiniz. Bu güzel çizgi dizisine kitap evlerinden ya da online kitapçılardan ulaşabilirsiniz. Dilediğiniz kitapları daha uygun fiyatlara satın almak için nadirkitap.com isimli online sahafı da takip edebilirsiniz. Uygun fiyatlara ikinci el kitapların satıldığı bu site içerisinden dilediğiniz kitabı sipariş edebilirsiniz. 

4 Aralık 2013 Çarşamba

Parayı Bulmanın Yolu

Ortağımla hararetli tartışmalar içindeydik. Birçok konuda fikir ayrılığına düşüyor, fikir teatrisi yapmakta zorlanıyorduk. Sanırım bunun nedeni yalnızca 2 saattir ortak olmamızdı. Bir bankanın banko sırasında ben 561 numaraydım, o 562. Bunu ayrıntı, insanların banka kuyruğunda beklerken “Çıksın” diye dua ettiği türden bir ‘Muhabbet Başlatıcı’lardandı. Banka kuyruklarının sıkıcılığından ve sistemin değiştirilmesi gerektiğinden bahsettiğimiz muhabbet, sistemin genel olarak bozukluğundan geçerek yeni iş fırsatlarına kadar gelmişti. Tabii ki bu muhabbette “İnsanlarda sermaye var, kafa yok. Bende o sermaye olacak, neler yaparım. Ufff.” Klişesi ne uğramadan edemedik. Nihayet, beraber e-kuru gıda sektörüne atılmaya karar verdik. Yani basit olarak, anamızın babamızın memleketten yolladığı mercimeği, tarhananı, döğürcüğü internetten satacaktık.




İnternet üzerinden kuru gıda satma işi ilk başta çok mantıklı gelmişti. Çünkü görüşümüze göre şehir yaşamında yoğrulmuş elit kitle bu tarz doğal gıdalara hasretti ve piyasada inanılmaz bir açık vardı. Yani hesaplarımıza göre her beyaz yakalı elit kişi “Ya şehirde iyice makineleştik aağbi, köye gidelim. Ama şimdi gitmeyelim, latte içelim biraz. O arada da köğv gıdası tüketip otantik olalım” dese köşe olacaktık. Her şey tamamdı. Sorun ise isimde çıktı. O, koyduğum ‘Eray’ ismine itiraz edip başka bir isim bulmamız gerektiğini söylüyordu. Bense onun ismi Ertan’ın E’si ve benim ismim Eray’ın –ray’ı ile adaletli bir dağılım olduğunu düşünüyordum. Sonunda ortak karar vererek 2 saat süren ortaklığımızı bitirdik.



Anladım ki e-ticaret eğitimi almadan, marka eğitimi ile kendini geliştirmeden olmuyor bu işler.

13 Kasım 2013 Çarşamba

E-ticaret Hakkında Bilmedikleriniz

Çağımızın en hızlı yükselen sektörlerinden ve pazarlama stratejilerinden bir tanesi olan e – ticaret, pek çok markanın büyümesine pek çoklarının da yok olmasına sebep oluyor. E – ticaret siteleri birkaç ana gruba ayrılmaktadır. E – ticaret siteleri arasında en popüler olanı üreticiden tüketiciye olan b2c denilen (business to consumer) sistemdir. Üreticiden tüketiciye e – ticaret modelinde reel mağazası olan ya da olmayan üreticiler ürünlerini internet aracılığı ile tüketiciler ile buluşturuyor. Üreticiden tüketiciye e – ticaret modelinin hem üreticilere hem de tüketicilere oldukça avantajları vardır. Üreticiler dünyanın her yerinde hedef kitlesi ile buluşabilirken tüketciler ise istedikleri her türlü ürüne tek bir tıkla sahip olabiliyorlar. Dünyanın her yerinden istediğiniz ürünü beğenip satın alabilmek ve kalabalık mağazalarda, kasa kuyruklarında sıra beklemek zorunda olmamak e – ticaret müşterilerinin en büyük avantajları arasındadır. Üreticiler ise reel bir mağazanın masraflarından e – ticaret siteleri ile kurtulabiliyorlar.



E – ticaret sitelerinin bir diğer popüler modeli olan tüketiciden tüketiciye yani c2c (consumer to consumer) modeli ise bu sıralar oldukça yükselişde. Tüketiciden tüketiciye modeli ile aradığınız ürünleri çok daha uygun fiyatlar ile bulabilirsiniz. Bu e – ticaret modelinde herkes satıcı ya da alıcı olabilir. Kullanmadığınız ya da satmak istediğiniz ürünleri bu siteler aracılığı ile elinizden çıkartabilirsiniz. E – ticaret modellerinin en az kullanılanı üreticiden üreticiye yani b2b (business to business) modeli ile üreticiler kendi aralarında alışverişlerini gerçekleştirmektedir. E – ticaret sayesinde markanızı yükseltebilir ve kazancınızı arttırabilirsiniz. Mutlaka e-ticaret eğitimi almış uzmanlar ile çalışmalı ya da ciddi eğitim kurumlarından e-ticaret eğitimi alabilirsiniz. E-ticaret kursu almak için İstanbul Business School’a başvurabilirsiniz. İstanbul Business School ile e-ticaret eğitimi, dijital pazarlama eğitimi, marka eğitimi, yönetim ve yöneticilik eğitimi, reklamcılık eğitimi gibi pek çok eğitimi alabilirsiniz. Eğitim programları sayesinde kendinizi geliştirebilir ve rakiplerinizin bir adım önüne geçebilirsiniz. Birbirinden güzel ve faydalı eğitim programları ile İstanbul Business School sizleri bekliyor. Bu eğitim programları sayesinde hem bilgilerinizi tazeleyebilir hem de kendinizi geliştirebilirsiniz. Kendinize uygun eğitim sertifika programlarını mutlaka araştırın.

4 Kasım 2013 Pazartesi

Mathias Enard'ın Michalengelo'su

Rönesansın önemli ressamı,mimarı ve heykeltıraşı Michelangelo'nun mistik Osmanlı topraklarına yaptığı yolculuğu inceleyen Mathias Enard, sanatçının kaygılarını, duygularını ve heyecanlarını Savaşları, Kralları ve Filleri Anlat Onlara isimli kitabında okuyucu ile buluşturuyor. 



13 Mayıs 1506 günü Haliç'te bir köprü yapmak üzere Sultan 2.Bayezit'ın isteği üzerine ünlü Heykeltıraş İstanbul'a ayak basar. Daha önce tanışmadığı bu gizemli kültür, ünlü sanat adamını içerisine alır. Oryantalizmle ilk kez tanışan Michalengelo, İstanbul'a hayran kalır. Kitap, Michalengelo'nun anı defteri, İstanbul'dan Floransa'ya gönderdiği mektuplar ve dönemin önemli isimlerinden Michalengelo'ya İstanbul ziyaretinde eşlik eden kişilerin hatıralarından esinlenerek yazılmıştır. 



Sultanın aynı köprü projesi için ezeli rakibi Leonardo Da Vinci'nin reddedildiğini duyunca proje ile ilgilenir ve İstanbul'a kadar gelir. Köprü projesi tamamlanmadan İstanbul'dan kaçarak ayrılmak zorunda kalan Michalengelo, ardında sinirli bir padişah, aşık bir şair ve ölü bir şarkıcı bırakacaktır. Michelangelo'nun çizdiği haliç köprüsü ile yapımından 2 yıl sonra henüz tamamlanmadan büyük bir deprem ile boğazın sularına gömülüp tarihe karışacaktır. Enard'ın ustaca yazılmış bu romanını büyülenerek okuyacaksınız. Yeni kitabı Hırsızlar Sokağı ise şimdiden pek çok eleştirmen tarafından olumlu not aldı. 

31 Ekim 2013 Perşembe

Dijital Çağa Ayak Uydurmak

Dijital çağ içerisinde ilerlediğimiz şu dönemde eski zamanlarda olduğu gibi bir okuldan mezun olup tekdüze olarak işimize devam edemiyoruz. Bunun en büyük sebebi dijital çağın gelişen teknoloji sayesinde hızla ilerlemesidir. Bu ilerleme işyerlerinde sürekli bir yapılanmaya ve yeniliğe sebep oluyor.  Bu yenilenme ise çalışanların da kendisini sürekli olarak gelişime açık tutmasını sağlıyor. Yani dijital çağın ihtiyaçlarından bir tanesi de sürekli olarak kendini geliştirme gerekliliği. Aksi halde markalar, rekabet ortamı içerisinde kaybolup gidebiliyorlar.



Üniversiteden yıllar önce mezun oldum ve çalışıyorum şimdi ne yapabilirim diye düşünüyorsanız çeşitli eğitim programları yardımınıza koşuyor. İnsan kaynakları eğitimi, finans eğitimi, yöneticilik eğitimi gibi farklı dallarda olan bu programlar içinde bulunduğumuz sürecin en gözde olan ve ihtiyaç duyulan meslekleri üzerine yoğunlaşmış durumda. Bu eğitimler bireysel olarak alınabildiği gibi kurumsal eğitim olanağı da sağlıyor.

Örnek vermek gerekirse, finans eğitimi kurumsal olarak hemen her işletmenin alması gereken eğitimlerden bir tanesi ve oldukça rağbet görüyor. Finans eğitimi ile çalışanlar ekonomiyi ve işleyişi daha iyi anlayarak işletmenin yükselişe geçmesinde büyük rol oynuyorlar. Kariyerini finans alanında ilerletmek isteyen bireysel katılımcılar ise finans eğitimi sayesinde sektöre hızlı ve etkili bir giriş yapma fırsatı yakalıyorlar.



Diğer yandan hızlı bir şekilde yaşanan gelişmeler şirketlerde yeni departmanların açılmasını sağlıyor. Bu departmanlar da iş gücüne ihtiyaç duyuyor ve iş hayatına atılmak isteyen ya da işini değiştirmek isteyen kişiler için büyük bir fırsat doğmuş oluyor. Özellikle işe alım sürecinin öneminin artması ile insan kaynakları departmanı yükselişe geçmiş durumda. İnsan kaynakları eğitimi ile bu departmana kendinizi kolayca entegre edebiliyorsunuz.


İnsan kaynakları eğitimi işe alım sürecini, çalışanların uyumunu, mutluluğunu, çalışma performanslarını ve daha birçok konuyu kapsamlı bir şekilde katılımcılarına iletiyor. Grup çalışması ve sektörden gelen profesyonel eğitmenlerin katkıları sayesinde tam donanımlı bir eğitim sağlıyor. Bu sayede katılımcılar iş hayatına hazır bir şekilde eğitim sürecini başarıyla bitirmiş oluyorlar.

22 Ekim 2013 Salı

E-ticaret Eğitimi ile Bir Adım Önde Olun

Günümüz pazarlama dünyasında markaların mutlaka bir e-ticaret sitesi olmalıdır. E-ticaret küresel dünyanın yeni pazarlama yöntemlerinden bir tanesi haline gelmiştir. E-ticaret siteleri sayesinde hem markalar hem de tüketiciler çok daha rahat bir şekilde alım-satım işlerini gerçekleştirebiliyorlar. Alışverişinizi internet üzerinden gerçekleştirmek çok keyifli. E-ticaret siteleri sayesinde aradığınız her şeyi evinizden, hiç bir zahmete katlanmadan satın alabilirsiniz. Online alışveriş sayesinde kalabalık mağazalarda saatlerinizi geçirmek zorunda kalmıyorsunuz. Marklar ise e-ticaret siteleri ile reel bir mağazanın masraflarını karşılamaktan kurtulabilirler.



Küçük ya da büyük bir markanız varsa mutlaka bir e-ticaret sitesi edinmelisiniz. E-ticaret sitesi kurmak ve yönetmek için eğitimli kişilerden yardım alın ya da e-ticaret eğitimi alın. E-ticaret eğitimi alabileceğiniz güzel kurumlar arasında İstanbul Business School'da bulunmaktadır. E-ticaret eğitiminin yanı sıra marka eğitimi, dijital pazarlama eğitimi, reklamcılık eğitimi, yöneticilik eğitimi, insan kaynakları eğitimi gibi pek çok faydalı eğitim verilmektedir. E-ticaret eğitimi ya da başka bir eğitim almak için İstanbul Business School'a başvurabilirsiniz. Yaptığım uzun araştırmalar sonucunda e-ticaret eğitimi alabileceğim en uygun yerin İbs olduğuna karar verdim. İbs'de aldığım eğitim süresince pek çok çözüm odaklı ve uygulamaya dayalı bilgi edindim. Karşılıklı etkileşimin oldukça yoğun olduğu İbs, derslerinde hem eski bilgilerinizi tazeleyin hem de yeni ve uygulamaya yönelik bilgiler edinin.


9 Ekim 2013 Çarşamba

3 Ekim 2013 Perşembe

En Güzel Elbise Modelleri

Kadınların iç dünyasına göz attığımızda onların alışveriş yaparken ne kadar mutlu olduklarına şahit oluruz. Alışveriş yaparken mutsuz olan bir kadına rastlamak neredeyse imkansızdır. Giyim tarzını yansıtmak isteyen kadın toptan giyim mağazalarına, online alışveriş sitelerine ve alışveriş merkezlerine sık sık uğrar. Kendinize zaman ayırmadan şık olamayacağınızı bilmeniz gerekir.



Eğer yürüdüğünüzde veya bir ortama girdiğinizde bütün gözler size dönsün istiyorsanız o zaman yapılacak şeylere iyi odaklanmalısınız. Öncelikle neyin moda neyin demode olduğunu bilmeniz gerekir. Demode kıyafetlerden olabildiğince uzak durmak gerekir. Kendinize değer vermeli ve çeşitli bakımlar yapmalısınız. Cilt bakımı, saç bakımı, vücut bakımı gibi bakım kürleri uygulayarak teninizi ve saçınızı canlandırabilirsiniz. Bakım yaparken kendinizi çok iyi hissedeceksiniz. Bakımdan hemen sonra keyifli bir alışverişe çıkma vakti gelir çatar. Alışveriş yaparken toptan giyim mağazalarının yanı sıra online sitelere de göz atmalısınız. Bütçenize en uygun fiyatları bulabileceğiniz online alışveriş siteleri seçtiğiniz ürünleri kapınıza kadar getiriyor. Eğer zamandan ve paranızdan tasarruf etmek istiyorsanız online alışveriş sitelerinden vazgeçmemelisiniz.



Alışveriş yaparken çılgınlığa kendinizi kaptırıp yerli yersiz her şeyi almak da bütçenize zarar verecektir. Eğer kendinize hakim olamıyorsanız alışverişe çıkarken yanınıza yakın bir arkadaşınızı alın ve ona sizi frenlemesini söyleyin. Yakın arkadaşlar alışveriş için biçilmiş kaftandır. Elbise modelleri arasında kafanız karıştığında size en çok yakışanı yine en yakın arkadaşınız belirleyecektir.

Saçınızı ve makyajınızı da kıyafetinize uygun olarak yaptırmalısınız. Aşırı makyaj hoş bir görüntü vermez. Daha soft renkleri tercih ederek doğal bir görünüm yakalayabilirsiniz. Dünya starlarının da tercihi soft renklerden yana. Varla yok arası gibi bir görüntü yansıtan makyajlar tüm dünya tarafından sıklıkla tercih ediliyor. Her zaman en zarif siz olmak istiyorsanız makyajınızı da elbisenizi de belirlerken titiz davranmalısınız.

19 Eylül 2013 Perşembe

Benim Evim Benim Seçimim




                                   

Hangi yaş grubunda olursak olalım, birçok insanın hayallerinde kendine ait bir ev vardır. Daha ev ortada yokken hangi odaya ne koyacağımızı kafamızda kurarız.

Ev kurmak, eğer öğrenci değilseniz biraz maliyetli bir iştir. Fayanslarından, duvar boyasına... Aksesuarlar için bile geniş bir bütçe ayırmak gerekiyor. Bence fazla popüler renkler kullanamamak en doğrusu. Modası birkaç yıla geçecek olan renklerden uzak durun, eviniz size ömürlük lazım. En azından uzun soluklu mobilyalardan yana kullanın tercihinizi.



Özellikle küçük bir eviniz varsa, mobilyalarınızı ve duvar boyanızın rengini beyaz ve beyaz muadili renklerden yana kullanın. Açık renkler evinizi daha geniş gösterecektir. Odalarınız küçükse aynaları bol kullanmaktan  kaçınmayın. Şayet odalarınız büyükse eğlenceli aksesuarlar kullanın. Evinizi dilediğiniz renklere boyayın. Hatta tekbir renge bağlı kalmayın, evinizi karakterinizle özdeştirin.


Evinize temizliği zor olacak aksesuarlar almaktan kaçının. Daha sonrasında sinirlenir atmak zorunda kalabilirsiniz. Halılarınızın, koltuk takımlarınız ağır olmamasına özen gösterin. Ve evin en önemli kombinlerinden biri olan perdeler içinde sade kumaşlar seçin.



İyi alışverişler...

Nostaljik Eşyalar

Eski eşyalarımızın özlemini duyarız bazen. Kimileri sevdiklerimizden kalan hatıralardır. Kimileri de sevdiğimiz bir yerden aldığımız için hep bir hatırası olan eşyalardır. Ben de bugün küçük ama benim için çok önemli olan bir eşyamı anlatacağım sizlere.

Dört köşesi de çizilmiş, eskiden mavi olan şimdilerde yaşlandıkça altında grilikleri görülen bir radyom var. Adı, Cızırtı. Mikrofonu andıran hoparlörün hemen üstündeki kara tekerleği döndürdükçe kanaldan kanala atlar. Fakat iyi bir müzik dinlemek için artık mavinin hiç gözükmediği antenini kaldırıp radyoyu cebime koyarak gezdirmem gerekir. Günlerce çekmecede tıkılıp kalmanın sıkıntısını ufak bir gezintiyle atan radyo boğazını temizledikten sonra başlar nağmeler çıkarmaya.  Hele kendine gelip de güzel bir şeyler çalmaya başlayınca radyonun cebimden dışarı taşan köşesinde, radyo elime geçtiğinden beri takıldığını bildiğim tuşu zorlayarak sesi yükseltmeye çalışırım. Bazen de defalarca tur atarım kanallarda, kızarım, cebimden çıkarır koyarım bir kenara. İşte o zaman tiz bir ses duyulur. Bu sesin altından gelen yarım, kırık ezgi akrabalıkları çekilmez bir dert bırakır radyoya: Ağlayan sözcüklerin altında neşeli ezgiler. Acaba mavi değil de kırmızı olmayı düşünmüş müdür? Mavi erkek rengi olduğuna dair toplumsal bir baskı vardır ya, dedem de bu nedenle mi satın alırken mavi rengi seçti? Bilmiyorum. Tahminden öte değil. 



Radyom, bana yakınken ve bir de pili bitmezken maharetini gösterir. Dayanamaz, yeniden alıp koyarım cebime, antenini sıkıştırmaya çalışırken biraz homurdanır ve sonra devam eder çalmaya. Bilgisayarım ve müzik çalarım emrimden hiç çıkmadıkları için beni daha çok memnu etseler de radyom kadar saygı duyulacak yaşta olmadıkları için bu yazının anlatısı cep radyosu olma sınavlarından üç santimle elenmiş dedemden kalma mavi radyomdur.

18 Eylül 2013 Çarşamba

Zorluklara Hazırlıklı Olun

Büyük firmalar, markaları ve ürünleri konusunda gece gündüz çalışarak ilerleme ve büyüme peşinde koşarlar. Markaları, ürünleri ve hizmetleri iyileşip tutuldukça firma olarak ilerilere taşınır ve büyürler. Büyüme ise daha büyük sorumluluklar ve yönetilmesi daha zor bir yapıyı ortaya çıkarır. Verimliliğin denetlenmesi, firma büyüdükçe zorlaşır.

İnsan Kaynakları Eğitimi


Bir şirketin çalışan verimliliği birçok faktöre bağlıdır. Maddi tatmin, şirket içi uyum, fiziksel faktörler, yönetim sistemi gibi durumlar çalışanların verimliliğini etkiler. Tüm bu değişkenlerin kontrol altında tutulması ve çalışanlardan maksimum verim alınabilmesi için dengelenmesi gerekmektedir. Bu da ancak doğru bir insan kaynakları yönetimi ile mümkün olur.

İstanbul Business School, İnsan Kaynakları Yönetimi Mikro MBA Eğitimi ile bu konuda donanım kazanmak isteyenlere fırsat sunuyor. İyi bir insan kaynakları eğitimi alıp doğru iletişim kurmayı, şirket içi dengeleri sağlayıp verimlilik elde etmeyi öğrenmek isteyenler bu eğitimi kaçırmamalı.

İstanbul Business School bu eğitimin yanında Dijital ve Sosyal Medya Pazarlama Mikro MBA Eğitimi ile de dijital dünyanın pazarlama kurallarına hakim olmak isteyenlere kapılarını açıyor.

Sosyal medya ve dijital dünya, pazarlama çalışmalarının klasik iletişimlere göre daha karışık ve fazla noktadan yapıldığı yerler. Klasik iletişim çalışmalarında markalar, hedef kitle özelliklerini araştırmalarla ya da kişisel gözlemlerle belirleyip iletişim çalışmalarını hazırlayan konuşur ve hedef kitlenin mesajlarını benimsemesini bekler. Bu tek taraflı durum, dijital dünyada markayla konuşan hedef kitlenin için işine girmesiyle birlikte gerçek bir iletişime dönüyor ve bu durum daha dikkatli ve her dakika hazır olmayı gerektiriyor. Tüketiciler dijital dünyada klasik ortama göre daha hata affetmez durumdalar ve kendilerini dinlemeyen markayı benimsemiyorlar. Sosyal medyada tüketiciyi dinlemek de yetmiyor, markaların hedef kitlenin jargonunu bilip o dilden konuşmaları gerekiyor.

Pazarlamanın dijitalleşmiş hali iletişimcileri her zamankinden daha fazla zorluyor ve her zamankinden daha fazla bilgi ve donanım gerektiriyor. İstanbul Business School'un sektör uzmanları tarafından örnek olay incelemeleri ve uygulamalı workshop'larla verilecek olan sosyal medya eğitimi, dijital dünyada konuşmak isteyenlerin doğru ve sağlam bir iletişim için gerekli birikimi sağlamasına yardımcı oluyor.

10 Eylül 2013 Salı

Yönetmek "Denetlemek" Değildir

Yönetme fiili, "Yön" belirteci ve "Etmek" fiillerinin birleşmesinden oluşmuştur. Yani özü "Yönlendirmek", "Yol göstermek"tir. Günümüz iş dünyasında ise yönetmek ve yöneticilik, bir çeşit denetçilik olarak algılanmakta ve hiyerarşik yapıda yöneten, görevi olarak sadece astlarının denetimlerini üstlenmektedir. Oysa iyi bir yönetici, bulunduğu iş koluna dair bilgilere hakim olmalı, karşılaşılan sorunlar karşısında esnek davranıp problemlere çözüm üretebilmeli ve en önemlisi liderlik ettiği insanların performansını yukarıya çekip sahip olduğu ünvanın anlamını yerine getirerek onlara "Yol gösterme"lidir.

Yönetim Eğitimi


IBS, Yönetim ve Liderlik Mikro MBA Eğitimi ile, yöneticilik eğitimi almak isteyenler için cazip bir imkân sunuyor. Yöneticinin sahip olması gereken temel bilgiler olan misyon, vizyon vs. gibi değerlerin anlatımıyla başlayacak olan program, grup çalışmaları, büyük liderlerin vizyonlarının incelenmesi, başarılı bir yönetimin araçlarının anlatılması gibi öğretiler içerecek.

Daha önce Hilton Otelleri'nde yönetici olarak görev alan ve İrlanda Ulster Üniversitesi'nde yönetim eğitimi veren Selim Geçit tarafında verilecek program, 4 hafta sürecek. Selim Geçit'in yanında, sektörde deneyim kazanmış ve yıllarca önemli şirket ve holdinglerde üst düzey yöneticilik yapmış kişiler de programa misafir eğitmen olarak katılıp deneyimlerini katılımcılarla paylaşacaklar.

Yöneticilik Eğitimi


Yöneticilik, sermayeye sahip olup şirket kurarak tepeden inme patronluk değildir. Yönetici olmak, sıkı bir disiplin ve bilgi birikimi gerekir. Eğer yönetici olmak istiyorsanız ilk adımı atın ve işi profesyonellerinden öğrenin.

27 Ağustos 2013 Salı

Yönetim Eğitimi Bir Adım Önde Olun

Profesyonel yöneticiler ve geleceğin yönetici adayları, mutlaka yönetim eğitimi ve yöneticilik eğitimi almalılar. Üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun kişiler bu eğitimler ile kendilerini geliştirebilir, bilgilerini tazeleyebilirler. Yönetim eğitimi içeriğinde stratejik yönetim, liderlik eğitimi, müşteri yönetimi, performans yönetimi gibi önemli konular bulunmaktadır. Yeni mezun konunun ilgilisi gençler ve iş hayatı profesyonelleri bu eğitimlere katılabilirler. Yoğun rekabet ortamında üniversite mezunu olmak artık tek başına yeterli olan bir avantaj değildir. Yabancı dil ve çeşitli sertifika programları rakiplerinizi elemek için oldukça önemli konular olmaya başlamıştır. Yeni mezun gençler mutlaka yabancı dillerini geliştirip mümkünse ikinci bir yabancı dil daha öğrenmeliler. Öncelikli yabancı diliniz tabi ki İngilizce olmalı ingilizce’nin yanı sıra yoğun kullanılan İspanyolca, İtalyanca, Almanca, Fransızca gibi Avrupa dillerini tercih edebilirsiniz.

26 Ağustos 2013 Pazartesi

Şirketinizin Çalışma Performansı Sizin Çalışma Performansınızdır

İnsan kaynakları eğitimlerini takip ediyorsunuzdur. Hepimiz işe girerken insan kaynakları uzmanları ile görüştük. Bir insan kaynakları personelini işe alan da yine bir insan kaynakları personeli olmuştur. "Neden geri dönüş yapılmadı?" "Ben neden alınmadım?" ya da "Ben neden alınmalıyım?" diye aklınızdan bir sürü soru geçmiştir. Eğer insan kaynakları ile ilgili herhangi bir eğitim programına katılma fırsatınız olduysa bu sorularınızın hepsine teker teker yanıt verecek düzeye gelmiş olmalısınız. İnsan kaynakları demek iş başvurusuna gelen en iyi öz geçmişe sahip kişiyi şirketinize kazandırmak demek değildir. Öz geçmişi ne kadar iyi doldurulmuş olsa da iş alımında şirketin performansını arttıracak kişinin alınmasına dikkat edilmelidir. Bunun için gerekli kriterler, keşifler yapılmalıdır. İnsan kaynakları eğitimi bu nedenle önemlidir. İşe aldığınız kişinin yükselmesini istemeniz ilk hedefiniz olmalıdır. Sizin iyi elemanı seçebildiğinizi göstermenin ilk yolu budur. Kişiliğin yanı sıra işe alacağınız kişinin mesleki bilgisi ve üretkenliği son derece önemlidir. Aslında siz işe aldığınız kişiyi mükemmele yakın olarak seçip şirketinize sunarsınız. Sizden beklenen budur. İnsan ilişkilerinde uyum, ekip çalışmasını bilen kişi her zaman ön plandadır. Bunun yanı sıra iş öğrenebileceğine inandığınız kişi de sizin için cevher sayılabilir. İnsan kaynakları, bir şirketin en önemli departmanıdır bunun için burada kariyer yapmak isteyen herkes, bu alanda fakülte bitirse de eğitimler almalıdırlar.


1 Ağustos 2013 Perşembe

Canvas Tablo ile Odanızın Tüm Havasını Değiştirin

''Haftanın beş günü ofislere kapanarak, hayatlarının çoğunu kapalı bir ortamda geçiren iş adamları ya da iş kadınları ne yaparlarsa yapsınlar bir türlü çalıştıkları ortamın kasvetli ve sıkıcı atmosferini yok edemezler. Ne sıcacık tavşan kanı enfes bir çay ne de dostlar ile samimi bir sohbet ortamın eski neşesini geri getirmeyi başarır. Yoğun bir stresin hüküm sürdüğü iş hayatınızın gidişatını ve ruh halini belirleyen en önemli etkenlerden biri de uzunca vakit geçirdiğiniz yaşam alanlarınızın dekorasyonunu oluşturan unsurlardır. 



Gününü evlerinden çok işte geçirenler için bir yaşam alanı halini alan iş yerlerinin ya da ofislerin monotonluğunu yıkmanın tek yolu belki de dekorasyonda yeniliklere ve yaratıcı tasarımlara yer vermek olacaktır. 

Bomboş duvarların sıkıcılığını modern zamanlarda insanların tercihi olan minimalist bir tarzla bütünleştirerek, neşeli bir atmosfer yaratabiliriz. Minimalist tarzın günümüzdeki en büyük tamamlayıcısı kuşkusuz ki canvas tablo olmuştur. Online alışverişin adresi bastirgelsin.com üzerinde sergilenen yüzlerce farklı çeşide sahip kanvas tablo modellerinden yaşam alanınıza uygun olarak seçtiğiniz herhangi bir tabloyu sepetinize attığınız takdirde hızlı kargo avantajından da yararlandığınız gibi iade ve değişim garantisinden de faydalanabilirsiniz.

Online alışverişin adresi bastırgelsin.com sitesi üzerinde yer alan canvas tablolar en kaliteli malzemeler ve yüksek teknolojiye sahip Durst makinesinin kullanımı ile  üretilerek, sizlere sunulmaktadır. Tablolarda %100 pamuk astara sahip sanatsal tuval bezi ve Avrupa’dan ithal edilen özel mürekkepler kullanılması sayesinde canvas tablolar uzun yıllar ilk günkü gibi canlılığını ve parlaklığını koruyor ve bunun yanında toz ve nem gibi tahrip edici dış etkenlere karşı dayanıklılığından ödün vermiyor. Yüksek kaliteli malzemelerin teknolojik geniş formatlı makineler ile buluşturulduğu tablo baskısı tamamlanmış olan canvaslar, kurutulmuş ve kenar kalınlıkları üç cm olan ahşap şaselere gerilerek asmaya hazır haline getirilir ve ardından paketlenerek, hızlı bir şekilde isteğinize bağlı olarak evinize veya iş yerlerinize kargolanır. Müşteri memnuniyetini temel alan politikası ile bastirgelsin.com hesaplı fiyatları ile her gelir grubundan ve farklı yaşam tarzlarından insanlara hitap etmeyi başararak, geniş kitlelere ulaşabilmeyi hedefliyor.''

Karyola ve Baza

''Yatak odasını yenileyeceklerin üzerinde en çok durduğu konulardan birisi karyola mı baza mı sorusudur. Bu sorunun bu kadar uzamasının sebebi karyola modellerinin baza modellerinden daha fazla olması olabilir. Ancak her geçen gün üretilen farklı tasarımlara sahip baza modelleri ile bu konu bir sorun olmaktan çıkacağa benziyor. Karyola yerine baza aldığınızda, yatak odası takımınızın bozulacağı gibi yersiz bir endişeye kapılmayın. Deri ve kumaş olarak birçok farklı modelde üretilmeye başlanan bazalar farklı yatak başlıkları sayesinde her alana uyum sağlıyor. Üstelik baza modellerinin karyola modellerine göre eşya depolama gibi bir artısı bulunuyor.
Via Base Star One Tek Kişilik Kumaş Baza
Via Base Star One Tek Kişilik Kumaş Baza
Özellikle yastık yorgan gibi eşyaların nereye konulacağı her evde büyük bir dert haline gelir. Bunun için ya kocaman bir gardırop alınır ya da evin bir köşesi kiler haline getirilir. Baza sayesinde ise artık yer sıkıntısı ortadan kalkıyor. Bazalar adeta evinizin minik bir deposu gibi. Özellikle minik alanlarda kurtarıcı olarak şık baza modellerini tercih edebilirsiniz. Baza alırken dikkat etmeniz gereken nokta ise dayanıklı malzemeden yapılıp yapılmadığı ve amortisörü olup olmadığıdır. Bazayı üzerindeki ağırlık ile birlikte birçok kez kaldıracağınız için dayanıklılık önemli bir konudur.
Kenyap Yatak
Kenyap Yatak
Geniş bir alanınız ya da gardırobunuz var ise seçiminizi rahatlıkla karyola modellerinden yana yapabilirsiniz. Yüksek veya yere daha yakın, tek ya da çift, yuvarlak gibi birçok karyola çeşidi bulunuyor. Gerek yatak odanızın boyutu ve şekli, gerekse yatak odası takımınıza göre seçim yapabilirsiniz.''

Konforlu Çalışma Masası Modelleri

''Önce uzun bir eğitim süreci sonrasında da iş hayatı derken, ömrümüz masa başında geçiyor dersek yalan olmaz. Hal böyle olunca, mobilya alırken en dikkat edilmesi gereken noktalardan birisi çalışa masası alımı oluyor. Genç odası takımı alırken çocuğunuzun uzun yıllar boyu o alanda vakit geçireceği göz önünde bulundurularak uygun çalışma masası ve sandalye tercih edilmesi gerekir. Alınan çalışma masası ve sandalyenin odayı kapatmayacak, uygun büyüklükte ve ergonomik yapıda olması önemlidir. Çocuğunuz zamanının çoğunu odasında geçireceği için vücut gelişimini kötü etkilemeyecek yapıda mobilya seçiminde bulunulması gerekiyor. Kitaplarının düzenli bir şekilde yerleştirileceği ve bilgisayarının da sığabileceği alana sahip olan orta büyüklükteki çalışma masası modelleri en idealleridir.

Çalışma Masası


Konu iş yaşamına gelirse, bütün gün masa başında yapılan işler zordur. Kötü oturma stili ve ergonomik olmayan çalışma masası ve sandalye modelleri siz fark etmeden uzun vadede vücudunuza kötü dönüşler yapacaktır. Masa başında dik oturmaya özen gösterin. Mümkünse yarım saatte bir ayağa kalkarak vücudunuzu biraz hareket ettirin ve yürüyün.

Çalışma Masası


Farklı materyallerden yapılan çalışma masası modelleri arasından ister geri kalan oda takımınıza uygun seçimler yapabilir, isterseniz de ayrı ayrı mobilyalar satın alarak güzel bir kombin oluşturabilirsiniz.''

31 Temmuz 2013 Çarşamba

Gelecek İnsan Kaynaklarında

Markaların hedef kitle ile yürüttükleri her türlü iletişim çabasının yanı sıra marka içi iletişimini de sağlam bir şekilde yürütmesi gerekir. Kurum içi iletişimin sağlıklı yapılması çalışanların bir birinden haberdar ve etkileşim içerisinde olmaları şirketin üretim süreci açısından çok önemlidir. Çoğu şirkette insan kaynakları departmanı stratejik bir birim olarak kurgulanmayıp ciddiye alınmadığı için şirket içi bilgi akışı sağlıklı şekilde ilerlememekte ve çalışanlar bir birinden habersiz bir şekilde senkronize olmadan çalışmaktadır. Şirket içerisinde insan kaynakları doğru bir şekilde yapılandırılırsa departmanlar arası kopukluklar ortadan kalkar ve üretim süresi hızlanır, işe yabancılaşma gibi problemler ortadan kaldırılır.

İnsan Kaynakları


Etkili bir insan kaynakları yönetimi için; iş gücü planlaması, kadrolama, iş değerlendirme, ödüllendirme, yetiştirme – geliştirme gibi önemli konular hakkında bilgi ve birikime sahip olmak gereklidir. İnsan kaynakları birimi, insan kaynakları eğitimi almış konunun uzmanları tarafından yönetilmelidir. Şirketlerinizde etkin ve doğru kurgulanan insan kaynakları birimlerinin, verimliliği arttırdığı, iş yaşamının niteliğini yükselttiğini ve rekabet üstünlüğü sağladığını görebilirsiniz. İnsan kaynakları yönetiminin çalışanların şirket içerisinde güvende ve mutlu hissetmesini sağlaması çalışanların verimliliğini de arttıran en önemli unsurlardan birisidir. İnsan kaynakları departmanları kendi içerisinde şu bölümlere ayrılmaktadır; İş Analizi ve İş Dizaynı, İnsan Kaynakları Planlaması ve Çalışan Seçimi, Eğitim ve Geliştirme, Performans Değerlendirme, Kariyer Geliştirme, İş Değerlendirme, Ücret Yönetimi, İş Güvenliği ve Çalışan Sağlığı.

İBS


İnsan kaynakları departmanı bu birimlerden sorumlu olduğu gibi aylık satış rakamları, stratejik planlama verileri, şirket karlılığı, finansal veriler gibi şirket bilgilerine de hakim olmak zorundadır. Ana iş süreçlerinde yer almadığı için bu gibi bilgilerden uzak kalan insan kaynakları yönetimi mutlaka konunun uzmanları olan insan kaynakları sertifika programları eğitimi almış kişiler tarafından yönetilmelidir.
Etkili insan kaynakları yönetiminden pazarlama eğitimine, reklam yazarlığından dijital pazarlama eğitimine kadar bir çok sertifika programını uzman kadrosu ve deneyimli çalışanlarıyla veren İBS; İstabul Business School kendinizi bu konuda geliştirmek ve bilgi eksiklerinizi gidermek için bulunmaz bir fırsat. Profesyonel iş hayatında ön plana çıkmak ve başarıyı yakalamak adına değerlendirilmesi gereken bir seçenek oluşturuyor.

25 Temmuz 2013 Perşembe

İnsan Kaynakları Eğitimi



İnsan kaynakları konusunda toplumumuz henüz yeterli bilgiye sahip değil. İnsan kaynakları eğitimi alan gençler okulları bittiğinde insan kaynakları alanında kariyer yapıyorlar. Büyük işletmelerde insan kaynakları konusunda bilgili kişilere çok ihtiyaç duyulur. İnsan kaynakları yetkisili şirket içinuygun pozisyona, uygun kişileri seçmekle görevlidir. Şirket içi gerekli eğitimlerin verilmesi de yine insan kaynakları uzmanının görevidir. İnsan kaynakları doğru seçimde bulunursa şirket hızla büyür.

Koçluk eğitimi de yine insan kaynakları eğitimi yetkililerinin bilmesi gereken bir konudur. Kriz anında şirket içerisindeki tüm dengeleri insan kaynakları yöneticileri sağlar. Yöneticiler kriz esnasında doğru karar alabilmek için zaman zaman insan kaynakları yetkilisi ile birlikte hareket ederler.

Eğer insan kaynakları alanında kariyer yapmak istiyorsanız, ömür boyu eğitim ilkesini benimsemeli ve sürekli olarak kendinizi geliştirmelisiniz.

Herkese Merhaba

Herkese merhaba, deneyimli bir insan kaynakları yöneticisi olarak bu blogdan insan kaynaklarına dair bilgilerimi, deneyimlerimi kısacası merak ettiğiniz her şeyi size aktarmaya çalışacağım.



İnsan kaynakları departmanı eskiden gereksiz görülen ve kimsenin ne işe yaradığını anlamadığı bir departmandı. Gerekliliğini ve önemi kimse kavrayamamıştı. Günümüzde yeni yeni önem kazanmaya başlayan insan kaynakları departmanı aslında ciddi kurumların olmazsa olmazı bir departmandır. Çalışanların birbirinden habersiz, kendini güvende hissetmediği, düzenli ve sistemli çalışılmayan şirketler iş gücünden verim alamaz ve yok olurlar. İnsan kaynakları yönetimi iş yerine uygun pozisyonda, uygun iş gücünü almak ve bu iş gücünün verimli bir şekilde çalışmasını sağlamaktan sorumlu olan departmandır. İşveren ve çalışanlar arasındaki ilişkiyi düzenler, her birim birbirinden haberdar olmasını sağlar. Çalışanların işe alımından ücretlendirmesine, kişisel sorunlarından verimliliğine kadar insan kaynakları departmanı sorumludur. Çalışanların iş planını gerçekleştirme görevi de insan kaynakları departmanına ait bir görevdir. İnsan kaynakları görevleri şu şekildedir; İşe alım, iş planlama, iş değerlendirme, çalışanları ödüllendirme, iş gücü yetiştirme ve geliştirme, endüstriyel ilişkiler ve çalışanları korunması.



İş alımlarından önce başvurular ile insan kaynakları yönetimi ilgilenir, başvuruları değerlendirir ve aranan niteliklere sahip kimseleri seçer. Çalışanların motivasyonlarını artırarak verimlilik sağlar, iş gücünün nesnel olarak değerlendirilmesini ve ödüllendirilmesi ile ilgilenir. Çalışanların problemleri ile ilgilenir. Yani insan kaynakları bir işletmenin sürerliliği ve düzenini sağlayan önemli bir departmandır.



Üniversitelerin ilgili bölümlerinden ve çeşitli eğitim programlarından sertifikalı kişiler bu pozisyon için uygun kişilerdir. Sadece konu ile alakalı eğitim almış olmak yeterli değildir. Rakiplerinizi geride bırakmak için en az bir yabancı dil bilmek gerekir. İyi bir insan kaynakları yöneticisi, insan ilişkileri iyi olan, sabırlı, çalışmayı seven, ön görülü, planlı ve programlı çalışan, güveniler ve tarafısız kişiler olmalıdır. İnsan kaynakları eğitimi veren en güvenilir eğitim kurumlarından bir tanesi de İstanbul Business School’dur. Deneyimle ve uzman kadrosu ile sadece insan kaynakları yönetimi hakkında değil iş dünyası ile alakalı pek çok konuda faydalı eğitim programları bulunmaktadır.