Gazete ve dergilerin daha fazla rağbet
aldığı, kütüphanelerin hiç boş kalmadığı o yıllar artık çok geride kaldı. Atariler
ve cep telefonları derken hayatımıza giren bilgisayarlar, bizleri ilk önce o
çok meşhur telefona bağlı modemle internete bağlanma sesi ile tanıştırdı.
Modemden çıkan o ilginç sesleri taklit etmeye henüz yeni yeni alışmıştık ki,
hayatımıza yerini derin bir sessizliğe ve inanılmaz bir bağlantı hızına bırakan
ads bağlantıları girdi.
İnternetin ilk yıllarından itibaren her
geçen gün artmaya devam eden kullanıcı sayısı, geçtiğimiz yıl 2.7 milyar
civarındayken, 2014 yılı sonunda 3 milyara ulaşacağı söyleniyor. Bu da dünya
nüfusunun yüzde kırkına eşit oluyor. Yapılan araştırmalara göre bu rakamın 2017
yılına kadar 1 milyar daha artacağı söyleniyor. Bu artışın ise daha çok
gelişmekte olan ülkeler arasında yaşanacağı, Asya-Pasifik ülkelerinden internet kullanıcısının büyük
oranda artacağı, bu alanda en büyük katkıyı ise gelişen pazarlar olarak gösterilen
Çin, Endonezya ve Hindistan
tarafından sağlanacağı belirtiliyor. Mobil internet kullanımının ise son
yılların en fazla gelişen segmenti olduğu, 2014 yılı sonunda 2.3 milyar
kullanıcıya ulaşılacağı açıklandı.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun yaptığı araştırmaya
göre, ülkemizde internete erişim imkanı bulunan hane oranı yüzde 49,1’e
yükseldi. Bireylerin yüzde 39,5’inin ise düzenli internet kullanıcısı olduğu
saptandı. Bilgiye ulaşmanın en kolay yolu olarak gösterilen internetin,
ülkemizde ve dünya da daha fazla kullanım alanına sahip olmasının fırsatlar
eşitliği bakımından yararlı olacağı kanısındayız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder